Bunu ne zamandir yazicagim diyorum ama bir turlu sira gelmedi.Eylul itibari ile `yedek ogretmenlik` yapmaya basladim.Bir ajansa bagli olarak calisiyorum ve son dakikaya kadar hangi okula gidecegimi,ne ogretecegimi bilmiyorum.
Tek derdin deneyim kazanmakti, oda yavas yavas oluyor:)Inanilmaz yorucu,stresli,kosusturmacali ve bir o kadar da keyifli.Bazi anlar yasiyorum bazen okulda,tum yorgunluguma degiyor.Ben buralarda ne yapiyorum diye soruyorken kendime,birden bir cocugun agzindan `merhaba` duyuyorum...
Her gittigim sinifta,ayen beyan kimligimi nereden geldigimi saklamadan,dobra dobra paylasiyorum cocuklarla.Hic beklemedikleri bir anda,tam da ilgilerini cekmek zorundayken basliyorum Turkce saymaya, parmaklarim havada:`bes,dort,uc,iki,bir`
Birden bir sessizlik.Herkese donup bana bakiyor.Deli mi ne?Istedigim oldu...
Kendimi tanitiyorum kisaca ya da oyun araciligiyla(ki bende cok var:)) kendileri buluyorlar kim oldugumu.Sonra basliyorum yoklamayi almaya.Merhaba diyorum listedeki ilk isme.Biraz saskin,biraz supheli,urkek ve utangac `merhaba` diyor bana geri.Sonra arada Ispanyolca, Italyanca,Portekizce,Polonyaca ve sonunda Inglizce devam ediyorum selamlamaya.Bayiliyorlar...Cunku iclerinden biri ya Polonyali ya Ispanyol bazen bana supriz oluyor ve Turk cikiyor iclerinden biri.Hepsini selamliyorum dilim dondugunce.Cunku hepimiz simdi ayni oda da, ayni sartlardayiz.Kimse kimseden ne eksik ne fazla.
Dilimin donmedigi Ingilizce kelimeleri soruyorum onlara.Hic ayiplamadan,bu yarattigim ortamin bir parcasi olarak, hevesle atliyorlar yardim etmeye.Ve ben yine basariyorum,onlari kendi hatalari ile barisik olmaya ikna etmeye ya da kendilerinden cok baska birini oldugu gibi kabul ettirmeye. Kendi ulkesinden uzakta yasayan diger gocmen cocuklar.Kimbilir kafalarinda ne kadar cok soru var, ya beni kabul etmezler ise diye. Ama ben karsilarindaki en iyi ornegim; istersen ve cok ama cok calisirsin sende istedigin hersey olursun.HER NEREDE OLURSAN OL ve HER KIM OLURSAN OL.
Inanmalari gerek buna diye dusunuyorum cocuklarin.Gercegi siz ve ben her ne kadar da bilsekte,onlari buna inandirmaliyim.Inandirmaliyim ki dunya benim kizim icin daha farkli olsun.
Bir ogretmen olarak yegane gucum de zaten bu degil mi? Dokunabildigim, ulasabildigim her kucuk dunyayi etkilemek.Onlari baska dogrulari da gosterebilmek ve ogretebilmek...
Cocuklar tenefuste veya sonrasinda ya da okul cikisinda bana bagiriyorlar: MERHABAAAA MRS C.....!!!! Iste ben o zaman anliyorum ki ben gercekten onlara bugun en azindan ya da hic yoktan bir seyi ogretebilmisim.
Kendinle barisik olmayi,kendi kulturunu yasamayi ve onunla gurur duymayi,kendilerinden farkli baska birini de kabul edebilmeyi.
Ben iste boyle gunlerde ogretmen olmayi bir baska seviyorum...
Subscribe to:
Post Comments (Atom)
Meslegine sevgin bu yazindan belli, ne guzel sansli olacak tum bu cocuklar :)
ReplyDeletetebrik ederim hem de canı gönülden.. severek sev,lerek öğretmenlik yapmak ne güzel.
ReplyDeletegülümseyerek okudum yazını... kızımın karşına çıkacak en az bir öğretmeninin de senin gibi olmasını diliyorum...
ReplyDeleteGuzel sozleriniz icin tesekkur ederim.Meslegime asik oldugum dogru.Hele simdi anne ve babalarin yerine kendimi daha iyi koyabiliyorum.Onlarin en degerligi varligi bana ait.Herseye baska bir pencereden bakiyorum simdi.
ReplyDeleteGuzel yorumlariniz icin tekrar tesekkur ederim.
Ne guzel anlatmssin, seninle gurur duydum! Cocugumun ogretmeni olmani cok isterdim :)
ReplyDelete